Ayazağa'da Polis Önlemi Sürüyor, İşçiler Memleketlerine Dönüyor

 

Ayazağa’da bir inşaat firmasının şantiyesinde kalan işçiler ile vatandaşlar arasında yaşanan kavganın etkileri devam ediyor. Çok sayıda çevik kuvvet ekibi mahalle girişinde ve şantiye çevresinde önlemlerini sürdürüyor. Olayların büyümesinden endişe eden çok sayıda işçi de memleketlerine dönüyor.

Ayazağa’da inşaat işçileri ile mahalleli arasında yaşanan ve saatlerce süren olaylar şimdilik durmuş gözüküyor. Çevik kuvvet ekipleri mahalle girişinde ve işçilerin kaldığı şantiye çevresinde geniş güvenlik önlemlerini sürdürüyor. Yaşanan olayların daha da büyümesinden endişe eden çok sayıda işçi de memleketlerine dönme kararı aldı. Şantiyeden aralıklarla çıkan işçiler valizleriye birlikte taksilere binerek otogarın yolunu tuttu. Şantiyede kalan işçilerin olaylar hakkında konuşmak istemediği gözlendi. İnşaat firması yetkilileri de firmanın adının bulunduğu reklam panolarını söktürdü.

Çıkan olaylarla ilgili bilgi veren ve memleketine gitmek için hazırlık yapan işçilerden Nuri Berkay, olayın çıkış nedenini bilmediğini belirterek, “Gençler Kürtler diye bağırıyorlardı. Burada teröristin ne işi var. Biz işçiyiz. Ama zorumuza gidiyor. Polisler hiçbir şey yapmadı. Onların yüzünden işi bırakıp gidiyoruz. Bin kişiye yakın işçi gitti ve gitmeye de devam ediyor.” dedi.

Korkudan şantiyeye giremediklerini belirten Berkay, “Silahlarla, bıçaklarla, sopalarla binlerce insan geldi. Bir kıza laf atılmışsa babası gelir, kardeşi gelir, çocuğu döverler olay biter. Komple halk nasıl birbirine bu kadar destek veriyor? İşin içinde bir komplo var. Halkı kışkırtan birileri var. Ben ilk defa böyle bir olaya şahit oluyorum.” Şeklinde konuştu.

Şevki Aydın ise artık burada çalışma şartlarının çok zorlaştığını ifade ederek şöyle konuştu: “Çalışmak artık mümkün değil. Bir sokağa çıkıyorsun bütün Ayazağa milleti işçiyi tanıyor. Yabancı bir insan bunların içine girdiği zaman bu adamın yabancı olduğu her yerinden belli. Mecburiyetten dönüyoruz. Huzursuzuz burada. Bu memlekete herkes ekmek parası için geldi. Biz buraya kavga etmeye terör estirmeye gelmedik, zaten öyle olaylarla da alakamız yok.”

CHA

 

Ayazağa'da Son Durum

İSTANBUL’un yeni gelişen semtlerinden Ayazağa, “inşaat işçileri kızlara laf attı” dedikodusu üzerine önceki geceyi diken üzerinde geçirdi. Yaşanan olayların ardından bazı işçiler eşyalarını toplayarak şantiye alanını terk etmeye başladı.

İnşaat işçileri ve yerleşik halktan yüzlerce kişi bir provokasyonun ardından sürüklenip birbirlerine taş ve sopalarla saldırdı.

Ayazağa Savaş Alanına Döndü (Foto Galeri)

Can Güvenliğinden Endişe Eden Şantiye İşçileri Memleketlerine Döndü (Özel)

Ayazağa’da Laf Atma Kavgası

Polis olaylara biber gazıyla, zaman zaman da havaya ateş açarak müdahale etti. Geceyi en iyi anlatan etraftaki boş kovanlar, duvarlardaki mermi izleri, kırık camlar ve üzerlerinde halen kan izleri bulunan taşlardı. Bir de 48 yıllık bir mahallelinin şu sözleri: “İnşaat işçileri buradan gitmezse bunun devamı olur…”

AYAZAĞA DERESİ AYIRIYOR

Ayazağa Mahallesi’ne ulaşmanın iki yolu var. Ya Kağıthane ya da Maslak yönünden geleceksiniz. İki yol da Ayazağa Deresi’nin yanında birleşiyor. Yolların birleştiği noktada da, Zorlu Holding’in inşaatında çalışan işçilerin kaldığı konteyner kent bulunuyor. Konteyner kentle, başka giriş-çıkışı olmayan Ayazağa Mahallesi arasındaki keskin çizgi ise hemen konteynerlerden sonra bulunan Ayazağa Deresi. İnşaat işçileri Ayazağa’ya ulaşmak için tek yol olan köprüyü geçtikten sonra, Atatürk Caddesi’nden 200 metre yürümek zorunda. Yani semtle inşaat işçilerinin kaldığı yeri Ayazağa Deresi ayırıyor. Semt sakinlerinin anlattığına göre, işçiler akşam saatlerinde kalabalık gruplar halinde mahalleye gelip alışveriş yapıyor ya da dolaşıyor. Aslında iplerin koptuğu nokta da burası. Birkaç ay önce parkta oturan iki işçiyle Ayazağalı gençler arasında kavga çıkıyor. İşçiler 3 kişiyi yaralıyor. Semtte o günden beri sürekli bir gerginlik hakim. Anlatılanlar ise, “İnşaatçılar kısacık şortlarla gelip kadınlara, kızlara laf atıyor” gibi oldukça genel şeyler.

TEK EĞLENCE MEKANI KAVGANIN MERKEZİ

Ramazan ayı nedeniyle Ayazağa İlköğretim Okulu’nun bahçesine mini bir lunapark ve küçük satış stantları kurulmuş. Eğlencenin tek merkezi semt sakinleri kadar inşaat işçilerinin de gözde mekanı. İftardan sahura binlerce kişi birkaç yüz metrekarelik bu mekanı ziyaret ediyor. Önceki gece kavganın merkezi de tam burasıydı. Saat 23.00 sıralarında Ayazağalı birkaç genç, inşaat işçilerinden birini kızlara baktığı gerekçesiyle feci şekilde dövdü. Şantiyeye dönen inşaat işçisi beraberinde arkadaşlarıyla geri döndü. Daha sonrası iki grup birbirlerine taş ve sopalarla saldırdı. Ayazağa Polis Merkezi’ndeki ekipler kavgaya müdahalede yetersiz kalınca Çevik Kuvvet mahalleye geldi. Toplumsal Olaylara Müdahale Aracı (TOMA) kavgayı ayırmak için basınçlı su sıktı. Biber gazları kullanıldı ve polisler havaya ateş açtı. Kavganın doruk noktasına ulaştığı saat 00.30 sıralarında mahallenin tüm elektriği kesildi. Amaç halkın dağılmasını sağlamaktı ancak beklendiği gibi olmadı. Tüm işçiler şantiye sahasına toplandı ve polis etraflarına etten duvar ördü.

BAZI İŞÇİLER ŞANTİYEYİ TERK ETTİ

Gerginlik saat 03.00’e kadar sürdü. Zırhlı araçlar sabaha kadar caddede devriye gezdi. İtfaiye ve ambulanslar, Çevik kuvvet polisleri de hazır bekletildi. Sabah görünen manzara ise korkunçtu. Etraf boş mermi kovanları, mermi isabet etmiş duvarlar, üzerleri kanlı taşlar ve kırık camlarla doluydu. İnşaat işçilerinden bir kısmı sabahın ilk ışıklarıyla bavullarını alarak şantiye alanını terk etti.

hurriyet

Yeniköy'e ''AĞA'' Geldi

Ünlü işadamı Ali Ağaoğlu, Yeniköy’deki Sait Halim Paşa Yalısı’nın bitişiğinde ve hemen karşısındaki sırt kısımlarda kalan toplam 17 dönüm araziyi satın aldı.

1986 yılında Carlton Oteli’nin yıkılması sonrasında Halis Toprak’a satılan Sait Halim Paşa Yalısı’nın bitişiğindeki Carlton arazisi, sonraki yıllarda Toprak’ın borçları nedeniyle TMSF’ye geçmişti. TMSF’nin 2007 yılında düzenlediği ihalede araziyi 70 milyon TL’lik teklif veren Yeniköy Turizm İşletmeleri AŞ alırken, Ağaoğlu’nun sahibi olduğu Akdeniz İnşaat ve Turizm şirketi de sonrasında projeye ortak oldu. 17 bin metrekarelik arazinin tamamı son yapılan anlaşma ile tamamen Ağaoğlu’na geçti.

 

OTEL YAPACAĞIZ  

 

Ağaoğlu, yüzde 60 payına sahip oldukları arazinin kalan yüzde 40’lık payını da Yeniköy Turizm’den satın aldıklarını ve böylece tamamına sahip olduklarını belirtti. Araziye otel yapacaklarını söyleyen Ağaoğlu, proje çalışmalarına da en kısa zamanda başlanacağı bilgisini verdi. İstanbul’da turizm yatırımlarına büyük önem verdiklerini anlatan Ağaoğlu, bu alanda büyümeye devam edeceklerini kaydetti.

sariyergazetesi

 

21 Haziran Perşembe Dünya Müzik Günü

21 Haziran’da Şişli Belediyesi ve TRT müzik kanalı işbirliği ile canlı yayınlanacak olan ‘dünya müzik günü’ Cevahir Alışveriş Merkezi önünde Rafet El Roman ve Yusuf Güney konseriyle sona erecektir.

Şişli Belediyesi

Şişli’nin göbeği Bulgar Vakfı’na verildi!

Bulgaristan Ortodoks Eksahlığı Vakfı, İstanbul’da 7 parça mülkü geri alma hakkını kazandı.

Bu araziler içinde Şişli’nin göbeğindeki, üzerinde iki meslek lisesi ile bir yüksekokulun da yer aldığı 59 bin metrekarelik arazi de bulunuyor.

Vatan Gazetesi’nin haberine göre, Türkiye’nin en büyük sorunlarından olan ‘Azınlık Vakıflarına ait taşınmazların iadesi’yle ilgili 28 Ağustos 2011 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanan Kanun Hükmünde Kararname (KHK), yürürlüğe girdi ve mülkler el değiştirmeye başladı. Azınlık vakıfları içinde yer alan Bulgaristan Ortodoks Eksahlığı Vakfı, İstanbul’daki 11 taşınmaz için başvurmuştu ve başvuru Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından değerlendirildi. Bu değerlendirme sonucunda ise toplam 7 taşınmazın Bulgaristan Ortodoks Eksahlığı Vakfı’na geri verilmesine karar verdi.

Peki geri verilecek taşınmazlar arasında neler yer alıyor? Vakıflar Genel Müdürlüğü’nün değerlendirmesine göre Beşiktaş’ta Portakal Sokak’taki eski Eksahlık binası, Feriköy’deki Bulgar Mezarlığı, Balat’taki Papazhane ve Şişli’de 4 arazi. Burada dikkat çeken en önemli nokta Şişli’de bulunan 4 farklı taşınmaz.

Hastane verilmedi

Bu taşınmaz incelendiğinde ortaya çok çarpıcı bir nokta çıkıyor.Bu arazilerden birtanesi 59 bin metrekare ve tam da E-5’nin yanında. Şu anda bu arsanın üstünde Şişli Endüstri Meslek Lisesi, Şişli Anadolu Teknik Lisesi, Bahçeşehir Üniversitesi Meslek Yüksek Okulu bulunuyor. Arazi Abide-i Hürriyet Caddesi, E-5, Çağlayan Meydanı ve Darülaceze Caddesi arasında kalıyor.

Bulgar Vakfı’nın bir başka beklentisi ise Bulgar Hastanesi ile ilgiliydi. Şu anda Türkiye Gazetesi Hastanesi olarak faaliyet gösteren arazinin ve binanın da vakıfa ait olduğu gerekçesiyle Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne başvuruda bulunulmuştu. Ancak Vakıflar Genel Müdürlüğü’nün bu başvuruyu kabul etmediği ortaya çıktı. İşte verilmeyen arazinin hikayesi: Bina 1894 yılında, Ragıp Paşa tarafından yaptırıldı. Söz konusu hastane Sultan II. Beyazıt Han’ın vakıf arazisi üzerine yapıldıktan sonra Sultan II. Abdülhamit tarafından Bulgar tebaya verildi.

1936 beyannamesinde ise arsa Evlogi Georgiev Vakfı adına işlendi. Ancak 1980’li yıllara gelindiğinde vakıfta yönetim sorunu yaşandı. 1993-2007 yılları arasında Bulgaristan Ortodoks Eksahlığı Vakfı’nda yönetim kurulu üyelisi olan Bojidar Cipof bu sorunu şöyle anlatıyor, “Bulgar Hastanesi binasının esas sahibi “Evlogi Georgiev Vakfı” idi ve uzun yıllar mevzuata aykırı bir biçimde ve mütevelli heyetsiz olarak çalıştı. Hastaneyi elde tutan ve nemalanan birkaç Bulgar Cemaati mensubu ile Bulgar Başkonsolosluğu ’nun elemanlarınca yönetilmekteydi. Mütevelli heyeti oluşturulması hakkında defalarca uyarılmalarına rağmen aynı şekilde devam edildiği için “5 Temmuz 1988’de Saat 15.30“da tutulan bir tutanakla Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından el konuldu ve mazbutaya alındı. Belgelere göre bu arsa “Evlogi Georgiev Vakfı”na ait. Bu vakfın ise yönetimi yok. Dolayısıyla burada Bulgaristan Ortodoks Eksahlığı Vakfı’na bir söz düşüp düşmeyeceği belli değil.”

mynet

 

Arsalarına Sahip Çıkma Savaşı

Mecidiyeköy İlköğretim Okulu yanında bulunan ve 40 yıldır çivi dahi çakamayan vatandaşlar, kendilerine haber dahi verilmeden uygulanan bu karara sonuna kadar karşı duracaklarını belirttiler. Daha önce benzer davalarla mücadele eden Avukat Naim Gül ile bir araya gelen hissedarlar, nasıl bir hukuki yol izleyeceklerine dair çözüm aradılar.

SİNİRLER HAD SAFHAYA GELDİ

Ebru Ergözen:

Okulun yanında 1800 metrekarelik bir alan var. Hepsi ailelerimize ait tapulu yerler. Belediye önümüzü kestiği için uzun yıllar bu evlerin bakımını yapamadık. Şimdi de kamulaştırdılar. İmar planları 5 yılda bir değişiyor. Ne yapacağımızı şaşırdık. Bakımsız kaldığı için gecekondu gibi görünüyor ama buralar Mecidiyeköy’ün eski evleri. Görünümü ve güvenli olmadığı için statik rapor ile yıkma kararı çıkarıldı. Şuan bir çivi bile çakamıyoruz. Bu görüntü rahatsız ediyormuş, yıkım kararı çıkacakmış. Statü raporuna bakmışlar burası depreme dayanıklı değilmiş. Buranın adı konmadan yıkılmasını istemiyoruz. Sahibi olduğumuz, vergisini ödediğimiz bu evlerden hakkımızı almak istemiyoruz.

2010 imar planında Milli Eğitim Bakanlığı adına istimlâk kararı görünüyor. Burası istimlak olacaksa bedeli ödenir, sonra yıkılır. Okul alanı olarak Milli Eğitim Müdürlüğü’ne verdikleri için belediye bir şey yapamadığını söylüyor. Milli eğitim ise kendilerinin bir yer istediğini, belediyenin de burayı verdiğini ve hatta hiçbir zaman bu kadar yüksek fiyatlarla yer almadıklarını belirtiyorlar. Şişli’de o kadar görüntü kirliliği yaratan yerler var ki onları da halletsinler o zaman.

Sinirler had safhaya geldi. Burada ne dümen döndüğünü anlayamadık. Burasını açıklama yapmadan yıkım kararını nasıl verirsin? Vücudum bana ait. ha bana tecavüz etmesi ha benim malıma tecavüz etmesi. Bana kimse dokunamaz bu da bana ait buna da dokunamaz. Artık başkanlar para yemesin, ben kendi malımın parasını yiyeyim.

HUKUKİ SÜRECİ BAŞLATTIK

Fethiye Erengül:

Kayınpederime ait arsamız var. Hakkımızı savunuyoruz. Şu anda bende başka uğraşacak kimse yok. Kayınpederim ve kayınvalidem öldüğü için hissedarlara kaldı. 39 senedir evliyim. Daha evveliyatı var. 40 sene önce terk ettiler. Kiraya verdiler. Evlendiğimden bu güne orayla uğraşıyorum.

Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül’ün yanına gittik. Sizleri mağdur etmek istemem, bir bina yaparız, herkese oradan daire veririz dedi. Hala bir sonuca ulaşamadı. Ciddi anlamda süreci başlattık.

O KİRAYA İHTİYACI OLANLAR VAR

Kamile Karakullukçu:

Burası bize dedemden kalma, tapulu bir yerdir. Yıllardır yararlanamıyoruz. Şu an kiracı var. Cüzi bir rakam ödüyor ve ihtiyacı olan iki kişi alıyor. Burası yıkılırsa o gelirleri de gidecek.  Kirayı alanlardan biri diyaliz hastası, bu parayla sağlık giderlerini karşılıyor. Yıllardır ne yıkabiliyoruz, ne müteahhitte verebiliyoruz. Hakkımızı istiyoruz.

SÜRÜNCEMEDE KALDI

Mehmet Alsaç:

Sürüncemede kalmaya devam ettikçe oyunlarla elimizden aldılar. Her dönemde bir şey çıkardılar. Elimizden almak için oyun çeviriyorlar. Hak sahiplerinden almak için ellerinden geleni yapıyorlar. Hukuki anlamda süreç başlatıyoruz. Görüşmeler yapıyoruz ama bize bir yol göstermiyorlar.

haber : sisligazetesi.com.tr

65 Binanın 55 Bin'i Riskli

İlçelere göre çıklartılan kentsel dönüşüm haritasına göre, toplam 65 Bin binanın 55 bini risk taşıyan Sarıyer’deki binalar, en fazla risk oranına sahip binalar arasında yer aldı…

15 milyon nüfusa, 1.6 milyon binaya sahip megakentin ilçelere göre kentsel dönüşüm haritasını çıkarıldı. Her depremde gözlerin çevrildiği ve uzmanlar tarafından binlerce kişinin ölümüyle sonuçlanacak olası İstanbul depremine karşı kentin yapı stoku ve riskli bina durumu belediye yetkililerince ortaya kondu. 39 ilçenin belediye başkanı ya da yetkililerinin verdiği bilgi, ilçenin deprem hazırlığındaki aşamayı ve ciddiyetini de ortaya koydu. Kimi belediye başkanları yapı stoku ve riskli bina tespitini hemen ortaya koyarken, kimi belediye başkanları bu tespiti İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin yaptığını ifade ederek, topu büyükşehire attı.

 

Belediye başkanları riskli bina tespitinin, 1999 yılı öncesi yapılan binaları dikkate alarak yaptıklarını belirterek, ‘riskli binanın yıkılacak bina olmadığı’ uyarısında bulunuyor. Kimi belediye başkanları riskli bina tespitine, ruhsatı olmayan, kaçak binaları da katıyor. Vatan gazetesinin haberine göre, riskli bina ve yıkılacak bina konusunda hala net bir istatistiğin olmadığı,bu konuda ciddi bir envanterin ihtiyacını da gözler önüne serdi. 1998 yılına kadar 2. deprem kuşağında yer alan ve o dönemde bu dereceye göre binaların yapıldığı İstanbul’da bugün, Sultanbeyli, Bağcılar, Ataşehir, Küçükmece, Kartal dönüşümün en çok gerektiği ilçelerin başında geliyor. Kentin kuzeyindeki Çatalca, Şile, Beylikdüzü ve dönüşüm ihtiyacının en az olduğu ilçeler olarak ortaya çıktı.İşte Vatan’ın tek tek konuştuğu ilçe yetkililerine göre ilçelerin yapı stoku ve dönüşüm oranlarını ortaya koyan İstanbul’un kentsel dönüşüm haritası.

İLÇE ADI                                              BİNA SAYISI                       RİSKLİ BİNA SAYISI
ATAŞEHİR                                             32 bin 260                                 19 bin 500
BAĞCILAR                                             53 bin                                           27 bin
BAKIRKÖY                                            12 bin                                           bin 500
BAYRAMPAŞA                                      22 bin 200                                   3 bin 600
BEŞİKTAŞ                                              17 bin 300                                   4 bin 300
BEYKOZ                                                 45 bin 399                                     5 bin
ÇEKMEKÖY                                             20 bin                                           5 bin
ESENLER                                                 26 bin 527                                    8 bin
KADIKÖY                                                39 bin                                           15 bin
KAĞITHANE                                            33 bin                                           15 bin
KARTAL                                                   32 bin 300                                    20 bin
KÜÇÜKÇEKMECE                                      50 bin                                            20 bin
MALTEPE                                                 41 bin                                            2 bin 750
PENDİK                                                    45 bin                                            30 bin
SANCAKTEPE                                           60 bin                                            12 bin
SARIYER                                                  67 bin                                            55 bin
SİLİVRİ                                                    35 bin                                            17 bin
SULTANBEYLİ                                          35 bin                                            25 bin
SULTANGAZİ                                            35 bin                                            10 bin

TOPLAM                                              700 bin 986                                       295 bin 650

DOLDUR – BOŞALT DÖNÜŞÜM
Üsküdar Belediye Başkanı Mustafa Kara, ilçedeki 50 bin binanın, 16 bininin riskli olduğunu söyleyerek, Üsküdar’da ‘doldur-boşalt’ yöntemiyle dönüşüme imza atacaklarını belirterek, “Biz Üsküdar’ı üçe ayırdık. Boğaz, merkez ve Bulgurlu-Cumhuriyet bölgesi olarak. Hepsinin dinamikleri farklı. Dönüşüm gerektiren en önemli yerlerimizi merkezdeki Mimar Sinan, Selami Ali ve Selimiye’de yapacağız. Mimar Sinan Mahallesi’nde 30 bin metrekarelik bir alanda 400 konut yapacağız. Dönüşümü yapacağımız yerleri buraya taşıyacağız. Kendi yerleri dönüştükten sonra vatandaşlar buradan, yeni evlerine taşınacaklar” dedi.

HEDEF 2 YILDA 5 BİN BİNA
Esenler Belediye Başkanı Tevfik Göksu, ilçedeki bina sayısının 26 bin 527 olduğunu bu binaların sadece 4 bin 624 ruhsatlı olduğunu belirerek, şöyle devam etti: “Dönüşüm çalışmamızı 5 bölgede yapacağız. Oruç Reis, Çifte havuzlar ve Turgut Reis Mahallesi’nde kentsel dönüşümlerimiz başladı. Dörtyol’daki projemiz ise bitti. Turgut Reis- Büyükşehir Belediyesi tarafından, Çifte havuzlar ve Oruç Reis Mahallesi’ndeki dönüşümler ise TOKİ tarafından yapılıyor. Buradaki dönüşümlerde, 3 bin 655 daire yenileniyor. 5. Bölgemiz de, afet yasasına göre düzenlenen Havaalanı bölgesi. Burası da 72 bin metre karelik bir alanda bin 210 konutluk bir dönüşüm alanı. ‘Yeni dairene taşın, eski anahtarı getir’ sloganıyla hedefimiz 2 yılda 5 bin hane. Binalarımızın yüzde 25 çok riskli. Kentsel dönüşümde, vatandaşın yüzde 95 olur verdiği tek ilçeyiz. Arkadaşlarıma yaptırdığım çalışmaya göre ocak ayından bu yana vatandaşlarımızın kendi binasını yıkarak yenisini yaptığı bina sayısı 143. Yani her gün bir bina yıkılıp, yapılıyor. ”

1500 RİSKLİ BİNA VAR
Bakırköy Belediye Başkanı Ateş Ünal Erzen, “Her mahallede riskli bina söz konusudur. Zemin çok önemli değil. Önemli olan binanın sağlamlığıdır. Mesela Ataköy, tünel kalıp sistemiyle yapıldığı için risk haritasında yer almaz. 20 yılın üzerindeki binalarda risk söz konusu olabilir. Ama ilçemizde acilen dönüşmesi gereken riskli bina sayısı bin 500 civarındadır” diye konuştu.

kaynak:sarıyerhaber.org

 

Ayazağa'da Hediyelik Eşya Dükkanı Yandı

05.04.2012 saat 22:30 sıralarında  Şişli/Ayazağa Mahallesi Şehit İlhan Yurt sokakta 12 yıla aşkındır bu semtte bulunan Erdal Koca’nın sahibi olduğu iki katlı Malatya Pazarı olarak da bilinen Hediyelik eşya ve Temizlik ürünlerinin bulunduğu mağazada yangın çıktı. Olayda can kaybı ya da yaralanma yaşanmadı. Büyük miktarda maddi hasar meydana geldi.

Alınan bilgiye göre, Şehit İlhan Yurt Sokak’ta  Erdal Koca’nın sahibi olduğu Hediyelik Eşya ve Temizlik ürünlerinin bulunduğu mağaza henüz belirlenemeyen bir nedenle yangın çıktı. Çıkan yangın esnasında mağaza da çalışan 5 personel haricinde müşterin olmaması faciayı önledi.

Olay esnasında mağazanın alt katından bir patlama sesini duyan çalışan personeller alt kata inmek istediklerinde içerinin dumanla kaplı olmasından dolayı kendilerini hemen dışarı attıklarını ve itfaiyeye haber verdikleri öğrenildi.

Mağaza sahibi Koca, olayı telefonla öğrendiğini, öğrenir öğrenmez olay yerine geldiğini açıkladı.

Bölgeye çok sayıda çevre ilçelerden ve Büyükşehir Belediyesine ait itfaiye ve yangın söndürme aracı katıldı. Olası can kaybı şüphesiyle çok sayıda ambulans hazır bekletildi. Yangın, itfaiye ekiplerinin üç saat süren çalışması sonucu kontrol altına alınabildi. Saat 01:15 itibariyle kontrol altına alınan yangında soğutma işlemleri 03:00’a kadar sürdürüldü.

Erdal Koca’nın sahibi olduğu Hediyelik Eşya ve Temizlik ürünlerinin bulunduğu mağazada çıkan yangını İtfaiyenin çalışmalarını çevredeki halkın bakışları arasında çaresizce izlediği dikkatlerden kaçmadı.

Hediyelik Eşya ve Temizlik ürünlerinin bulunduğu dükkanın, 10 katlı binanın zemin ve -1 katta yer aldığı binada 16 daire bulunduğu ayrıca soğutma işlemlerine geçildiğinde itfaiye görevlileri ve polis eşliğinde binanın tüm katları bina yönetici ve sakinleriyle kontrol edildikten sonra içeriye girmelerine izin verildi.

sisligazetesi.com

Şişli Belediyesi Katkılarıyla Türk Sanat Müziği Konseri

Şişli Belediyesi’nin “65+” kampanyası kapsamında, bölgemizde yaşayan emekli yurttaşlarımız için Vedat Çetinkaya yönetiminde düzenlenecek, Şişli Musiki Derneği Türk Sanat Müziği konserine tüm halkımız davetlidir.

Derviş Eroğlu Kültür Merkezi

Tarih : 03 Nisan Salı

Saat : 15.00

Ayazağa'da Kavga : 5 Yaralı

Şişli’de bir cep telefonu dükkanında işyeri sahibi ile müşteri arasında kavga çıktı. Kısa sürede büyüyen kavgaya yüzlerce kişi karıştı. Kavgaya müdahale eden polis ekiplerinin orantısız güç kullanması olayların büyümesine sebep oldu. 1’i silahla, 4’ü bıçak ve darp sonucu 5 kişi yaralandı. Olayların daha da büyümemesi için bölgeye çevik kuvvet polisi çağrıldı.

Atatürk Caddesi Ayazağa Meydanı’nda,  bir işyerinde cep telefonu alım satımı yüzünden işyeri sahibi ile müşteri arasında tartışma çıktı. Tartışmanın kavgaya dönüşmesiyle birlikte iki tarafın yakınları da olaya dahil oldu. Kısa sürede büyüyen olaylara yüzlerce kişi karıştı. Kavgada 1’i silahla, 4 kişi de darp ve bıçakla yaralandı. Bölgeye sevk edilen Şişli İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı ekiplerin, vatandaşlara orantısız güç kullanarak müdahale etmesi olayları iyice alevlendirdi. Sopa ve bıçakların da kullanıldığı kavgalar, çok sayıda resmi ve sivil polisin müdahalesiyle kontrol altına alındı.

Kahveye sığınan yaralılar ise bir süre içerden alınamadı. Polisin kontrolü ele geçirmesinin ardından yaralılar ambulanslarla Şişli Etfal, Taksim ve Okmeydanı Eğitim Araştırma hastanelerine kaldırılarak tedavi altına alındı. Olayların daha da büyümemesi için bölgeye çevik kuvvet polisi sevk edildi. Polisin soruşturması sürüyor.

Bu arada, olayları cep telefonuyla görüntülemeye çalışan bir basın mensubu da polislerin yakın mesafeden gözlerine biber gazı sıkması sonucu hastanelik oldu. Yaralanan kameraman, İstanbul Tıp Fakültesi Göz Servisi’nde tedavi altına alındı. Basın mensubu, buradaki tedavinin ardından taburcu edilerek evine gönderildi.